51. ZARİYAT / 1-2-3-4Sure Ayet Sayısı: 60 Kitap Sırası: 51 Nüzul Sırası: 67 Nüzul Yeri: MEKKE | Yemin olsun...
✦ zerv eden zariyata...
✦ ve ardından vıkra hamil olanlara...
✦ ve ardından yüsr olarak cari olanlara...
✦ ve ardından emirleri taksim edenlere! | وَالذَّارِيَاتِ ذَرْواًۙ | .1 | 1 |
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
zzâriyâti Kök: Z!RVKelime: ... veri girişi devam ediyor ...
zerven. Kök: Z!RVKelime: ... veri girişi devam ediyor ... | | | | | | فَالْحَامِلَاتِ وِقْراًۙ | .2 | 2 |
fel Kök: harfKelime: feKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). de, da / matuf ve matufun aleyh arasındaki ortak bir yönle birlikte, sıra da bildirir. Aynı zamanda fiillerin meydana gelişi arasında fazla surenin geçmediğini de gösterir.
hâmilâti Kök: HMLKelime: hamilİsim, Etken, Dişil, Çoğul Kök Anlam: ✦ Yük. Ağır şey. Eşya, ağırlık.
✦ Sırtına yük alıp getirmek. Taşımak.
✦ Kadının karnındaki çocuk.
✦ İsnad. Yükleme. Kelime Anlam: Yüklü yüklenmiş. Taşıyan, götüren.
Gebe.
Hâiz. Mâlik, sahib.
Uhdesinde bir poliçe bulunan.
vıkren. Kök: VK:RKelime: vıkrİsim, Eril Kelime Anlam: Ağır yük. Çok su taşıyan bulut. | | | | | | فَالْجَارِيَاتِ يُسْراًۙ | .3 | 3 |
fel Kök: harfKelime: feKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). de, da / matuf ve matufun aleyh arasındaki ortak bir yönle birlikte, sıra da bildirir. Aynı zamanda fiillerin meydana gelişi arasında fazla surenin geçmediğini de gösterir.
câriyâti Kök: CRYKelime: cariyeİsim, Etken, Dişil, Çoğul Kelime Anlam: Akan, akıcı. Geçmekte olan. İnsanlar arasında mer'i ve muteber ve mütedavil olan. Geçer olan, akıcı olan. Seyreden giden. Güneş, gemi, rızık ve nimet gibi geçip gidici olan. Genç ve iyi hizmet eden kadın. Muharebede İslam düşmanlarından esir edilen kadın hizmetçi.
yusran. Kök: YSRKelime: yusrİsim, Eril Kelime Anlam: Kolaylık. Genişlik. Rahatlık. Zenginlik. Gına. Refah. | | | | | | فَالْمُقَسِّمَاتِ اَمْراًۙ | .4 | 4 |
fel Kök: harfKelime: feKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). de, da / matuf ve matufun aleyh arasındaki ortak bir yönle birlikte, sıra da bildirir. Aynı zamanda fiillerin meydana gelişi arasında fazla surenin geçmediğini de gösterir.
mukassimâti Kök: K:SMKelime: mukassimİsim, TEF'İL Kalıbı, Etken, Dişil, Çoğul Kelime Anlam: Ayıran, bölen, taksim eden.
emren. Kök: eMRKelime: emirİsim, Eril Kelime Anlam: Emredici olan. Seyyid. Şerif. Yüksek rütbeli zabit. Bir memleketin, bir aşiretin veya kabilenin reisi. Büyük ve meşhur bir soydan gelen. Hz.Peygamber'in (A.S.M.) soyundan gelen. Zengin. Kelime Anlam: İş buyurma. Buyurulan şey. Madde, husus, hadise. | | | | |
Diğer Meal: 1,2,3,4,5,6. Tozutup savuranlara, ağırlık taşıyanlara, kolaylıkla akanlara, iş bölüştürenlere andolsun ki, size vaad olunan şey elbette doğrudur. Hesap ve ceza mutlaka gerçekleşecektir.
|